Depresyon Nedir?

Kişinin içinde bulunduğu duygusal durumuyla birlikte davranışları, düşünceleri değiştiren çökkünlük durumudur. Kişide halsizleşme, yemek yeme ve uyuma gibi basit günlük aktiviteleri yerine getirmede zorlanma, daha önceden ilgi duyduğu ve yaparken keyif aldığı etkinliklerden artık zevk alamama, kendini değersiz hissetme, karamsar duygu ve düşüncelerle belirtili bir sendromdur.

Depresyon Belirtileri Nelerdir?

• Çökkün ruh hali
• İlgi kaybı, isteksizlik, zevk alamama
• Enerji azlığı, çabuk yorulma
• Yemek yeme isteğinde artma ya da azalma
• Uyku düzensizliği
• Değersizlik hissi, suçluluk duyguları
• Ölüm ve özkıyım düşünceleri
• Sinirlilik
• Cinsel istekte azalma
• Halsizlik

Depresyon Neden Kaynaklanır?

Depresyonun kaynağı olarak birçok farklı faktör değerlendirilebilir.

Erken ebeveyn kaybı, ayrılıklar, aile içi şiddet, maruz kalınan cinsel ya da fiziksel istismar gibi travmatik olayların yanı sıra kişinin yaşam stresinin artmasına ve benlik saygısının azalmasına neden olabilecek işsizlik ve düşük sosyoekonomik düzey gibi durumlar depresyon için önemli risk etkenleridir. Ayrıca kullanılan bazı ilaçlar, tıbbi hastalıklar ve hormonal değişiklikler de depresyona neden olabilecek durumlar olarak karşımıza çıkabilir.

Depresyon Sonuçları Nelerdir?

Depresyon; kaygı, panik bozukluğu ve sosyal fobi gibi farklı psikolojik sorunların gelişmesine neden olabileceği gibi devamında kalp hastalığı ve diyabete yol açabilecek aşırı kilo veya obeziteye de davet çıkarabilmektedir. Kişinin sosyal yaşantısının ciddi zarar görmesine sebep olabilen depresyon, alkol veya uyuşturucu bağımlılığına karşı kişiyi savunmasız hale getirebilir. Depresyonun tedavi edilemediği ve süreç içerisinde kötüleşmeye devam ettiği durumlarda kişi, intihar duyguları geliştirebilir, kendine zarar verme eylemlerinde ve intihar girişimlerinde bulunabilir ve intihar edebilir.

Depresyon Tedavisi

Depresyonun tedavi edilmesi için ilaçla tedavi ve psikoterapi teknikleri kullanılabilir.

Bilişsel Davranışçı Terapi esasına uygun gerçekleştirilen psikoterapide kişiyi depresyona iten düşünce kalıplarını bulmak ve bu kalıpları ortadan kaldırmak hedeflenir. Bireyler geçmiş dönemlerinde yaşadıkları travmatik veya olumsuz olayların da etkisiyle bazı irrasyonel düşünce kalıpları geliştirebilirler. Bu irrasyonel düşünce kalıpları kişinin yaşantısındaki diğer olaylarla da birleşerek depresyona yol açabilir.

EMDR esasına uygun olarak gerçekleştirilen psikoterapide göz hareketleri ile kişinin travmaya sebep olan deneyimleri ve bu deneyimlerle ilgili duygu ve düşünceleri belirlenir. Kişide depresyona yol açan unsurlar tespit edildikten sonra yapılan planlama dahilinde tedavi süreci sürdürülür.

Aile Terapisi sırasında depresyon hastasının yanı sıra hastanın ailesi de sürecin içerisine dahil edilir. Depresyon tedavisinde aile desteği oldukça önemli bir konuma sahiptir. Aile Terapisi ile depresyon hastası bireyin aile içi dinamikleri gözden geçirilir ve saptanan problemler üzerine çalışılır.

Ayrıca danışanın durumuna uygun farklı tedavi ve terapi yöntemleri de uygulanabilir.