Cam Tavan Sendromu
Cam Tavan Sendromu basitçe kişinin kendi önündeki görünmez engeller olarak tanımlanabilir. Toplumsal faktörler, kişinin kendine yönelik olumsuz inançları veya daha farklı sebepler bu engelin nedeni olabilir. Burada asıl mesele kendi potansiyelimizin farkında olmak ve yapabileceklerimizin en iyisini yapmak için denemekten vazgeçmemek. Peki nereden geliyor bu Cam Tavan Sendromu?
Bilim insanları pirelerin kullanıldığı bir deney yapıyor. Farklı yüksekliklere zıplayabildikleri bilinen pireler, 30 cm yüksekliğindeki bir cam fanusun içine konuluyor. Fanusun altına ise metal bir zemin yerleştiriliyor ve ve metal ısıtılıyor. Metal ısındıkça sıcaktan kaçmaya çalışan pireler zıplamaya başlıyor ve 30 cm yükseklikteki cam tavana çarparak geri düşüyorlar. Pireler camın ne olduğunu bilmediği için kendilerini engelleyen şeyin ne olduğunu anlayamazlar. Defalarca tavana çarpıp düşen pirelerin hepsinin 30 cm yüksekliğe zıplayabildikleri görülünce deneyin ikinci aşamasına geçiliyor.
Bu aşamada pirelerin üzerinde bulunan cam tavan kaldırılıyor. Metal tekrar ısıtılıyor ve pireler tekrar zıplamaya başlıyor. Bu sefer üzerlerinde bir cam tavan olmamasına rağmen pireler yine 30 cm yüksekliğe çıkabiliyor. Daha yükseğe zıplama ve fanustan kurtulma imkanları varken bunu yapamıyorlar.
Pirelerin bu durumunu kendi yaşantımıza uyarladığımızda görebiliriz ki karşımıza çıkan görünmez engeller, çevremizin etkileri veya kendimizle alakalı yetersizlik inançlarımız gibi durumlar bizim “Cam Tavan”ımız olabiliyor. Dr. David J. Schwartz’ın söylediği gibi “Bir şeyin imkansız olduğuna inanırsanız, aklınız bunun neden imkansız olduğunu size ispatlamak üzere çalışmaya başlar. Ama bir şeyi yapabileceğinize inandığınızda, gerçekten inandığınızda, aklınız yapmak üzere çözümler bulma konusunda size yardım etmek için çalışmaya başlar”.
Kendi potansiyelinize ulaşmak ve yaptıklarınızın daha iyisini yapabilmek için çabalamaktan ve denemekten asla vazgeçmeyin.